Dün bahsetmistim, bugün öglen saatlerinde bir sinavim vardi. Artik sona yaklastigim icin konsantrasyon problemlerim var. Bir sekilde isler yoluna giriyor gerci, ama zaman aliyor. “Yasitlarim coluk cocuk sahibi oldu, ben hala okuyorum” modunda degilim. Olmamaya da calisiyorum. Sadece bazi sorumluluklar hissediyorum bir süredir omuzlarimda, hepsi bu. Bu durum da beni zaman zaman mutsuzluga sürüklüyor.

Mesela, arkadaslarim icinde hic ara vermeden ögrenim gören yalniz ben varim. Herkes bir sekilde is güc sahibi, ya da bir süre is güc sahibi olmus, sonradan ögrenimine devam etmek isteyen insanlar. Ama ben yillardir ögrenciyim. Henüz bir baltaya sap olamadim ve baten is konusunda- dünyanin icinde bulundugu ekonomik gercekleri de düsününce- umutsuzluga kapiliyorum. Sanki bosa caba harciyormusum gibi…

Neyse, konumuza dönelim. Bugünkü sinavimdan “fena degil” kivaminda bir notla gectim. Buradaki sinavlar genellike sözlü oldugundan sonucunu aninda ögrenebiliyoruz. Belli olmayan bir sinavim(yazili) ve kaldigim bir tane disinda sinavim kalmadi. Zaten Ekim ayinda da tezimi yazmaya basliyorum, bir terslik olmazsa.

Master tezimi FZI‘de yazacagim. Su anda da part-time calistigim projede devam edecegim. Konu az cok belli: “Ontolojilerin görsellenmesi”. Gerci henüz tam detaylari konusulmadi, basligi tam belli degil, ama bugünkü toplanti sonucunda cikan sonuc buydu.

Yaklasik olarak bir bucuk yildir tanidigim bir tez danismanim var. Kendisini cok severim, sanirim o da beni seviyor. Dedigim gibi, isteki danismanim, artik tez danismanim da oldu. Iyi de oldu. Iyi anlastigim bir insanla calismak beni mutlu edecektir. En azindan birbirimizi taniyoruz, süprizi az bir tez süreci olacaktir.

Bahsettigim danismana Bodrum’dayken bir hediyelik esya almistim. Bana yalaka ya da rüsvetci muamelesi yapmayin, o da paskalyada ya da noelde falan cörek veriyor =). Böyle bir iliski bizimkisi(“Masallah” deyin dostlar). Bugün ona hediyesini verdim. Bu durumdan da haberdar degildi zaten. Cok sasirdi, defalarca tesekkür etti, ve en önemlisi de mutlu oldu. Evet, ben uzun zaman sonra birini mutlu ettim. Ve biliyor musunuz, bu bana cok iyi geldi. Insanlar karsinizda gercekten gülünce hayat daha mi yasanasi oluyor ne?

Bugünün de özeti bu. En önemli olayi da baslik diye düsündüm. Cok sakil durmamistir umarim.

Altug

Biterken “Müzeyyen Senar - Kimseye Etmem Sikayet” caliyordu…

Hamis: Burayi gercekten günlük olarak kullanmaya basladim sanirim. Aslinda farkli seyler de var kafamda, ama cok sevdigim biri bugün bana okuyanlari da düsünmekten bahsetti. Yine karisti kafalar, ortaya kondu vicdanlar, yandi devreler…