son zamanlarda artan fotoğraf makinası sayım yüzünden, her yolculuk öncesi aldığım en ciddi karar hangi fotoğraf makinasını yanıma alacağım oluyor. geri kalan kısım çok da önemli olmuyor, zira 4+ yıldır yaptığım işten dolayı devamlı yollardayım. haliyle, valiz hazırlamak, ne giyeceğime karar vermek, ve benzeri uğraşlar çok büyük meseleler olmaktan çıkmış durumdaydı kısa süre öncesine dek. ta ki filmli fotoğraf makinalarına olan ilgim artana dek.
analog fotoğrafa gönül vermemle birlikte daha fazla fotoğraf makinası edindim. hatta klişe tabirle sahip olduklarım bana sahip olmaya başladı. özellikle de yolculukların hemen öncesinde. zira her makina farklı, hepsinin kendine has sonuçlar doğuran özelliği var. boyutları farklı, kullanım şekillleri farklı. haliyle bir de kullanılabilirlik konusu var. tüm bunların etkisiyle, karar vermek başlı başına bir iş. hatta arkadaşlarım benimle dalga geçmeye dahi başladılar. burada sizlere seçimlerimi nasıl yaptığımı elimden geldiğince anlatmak istiyorum.
öncelikle yapılacak yolcuğulun uzunluğu çok önemli. eğer yalnız bir günse, zaman zaman sadece analog gittiğim oluyor. ancak 1+ gün olan yolculukların genelinde dijital makina alıyorum yanıma. iki adet birbirinden farklı özellikte makinaya sahibim. birisi aynalı makina olan canon eos 6D, diğeri ise daha küçük, daha hafif ama gayet güzel sonuçlar veren fujifilm x100s. bu ikisi arasındaki seçimi etkileyen en büyük faktör, tek bir durum dışında, ne kadar ağır ve büyük bir fotoğraf makinası kullanmak istediğim. 6D, dahili gps barındırdığı için, eğer fotoğraflarımı çektiğim yerlerin tam konumunu bilmek önemliyse, ve bunun yanında eğer çok yorucu olmayacaksa benim için, bir adım daha öne çıkıyor. onun dışında, x100s oldukça keyif alarak kullandığım bir fotoğraf makinası. buradaki ikilem ise şu: doğa yürüyüşü, kent gezisi gibi oldukça yorucu olabilecek aktivitelerin, içinde bulunduğu küme ile gps gerektiren aktivitelerin bulunduğu küme %95 oranında kesişiyor. haliyle, en büyük zorluk, bu aktivitelerde hangisinden vazgeçeceğim oluyor. sounda ise o anki ruh halime göre bir seçim yapıyorum.
analog makinalarda ise seçim oldukça zor oluyor. öünkü o kadar fazla farklı kriter devreye giriyor ki… örneğin, en başta hangi film formatını kullanmak istediğimin kararını vermem gerekiyor. bu konuda iki alternatif var: birincisi, oldukça yaygın olarak bilinen 35mm film, diğeri de daha büyük alana çekim yapabilen, haliyle daha fazla detayı bünyesinde barındıran, son derece keyifli orta format film. orta format film ile çalışan makinaların genellike daha büyük, çok daha büyük boyutlarda olmasından ve daha zahmetli olmalarından dolayı lojistik sorun yaşamadığım anlarda kullanmayı tercih ediyorum. bu tercihimde eğer orta format film kullanacaksam ve mobil olmam gerekecekse, genellikle lubitel 166, sıklıkla sabit olacaksam ise terichim kiev 88 oluyor. eğer 35mm film ile çekim yapcacaksam, standart tercihim, oldukça gelişmiş bir makina olan canon a-1. bunun istisnası, farklı bir şeyler yapma isteği.
makinanın kararını verdikten sonra, objektiflere karar vermek kalıyor geriye. bu da başlı başına bir sıkıntı, ama daha fazla yazıp sizleri sıkma istemiyorum.
sağlıcakla kalın! tabii yaşadığınız yerlerde böyle şeyler mümkünse…